3 Aralık 2024 tarihinde Güney Kore Cumhurbaşkanı Yoon Suk-yeol, "acil sıkıyönetim" uygulamasının başlatıldığını duyurarak anayasal bir kriz ve kripto para piyasasında çalkantıya yol açtı. Yoon, bu hamlenin "özgür bir anayasal düzeni korumak" amacıyla yapıldığını belirterek muhalefeti ülkenin düzenini bozmakla suçladı ve Kuzey Kore komünist güçlerinin tehditlerine karşı Güney Kore'yi korumayı amaçladığını iddia etti. Yoon'un siyasi rakibi Lee Jae-myung ise başlıca düşman olarak görülüyor ve ikili arasındaki çatışma Güney Kore siyasetinin odak noktası haline gelmiştir.

Yoon Suk-yeol ve Lee Jae-myung arasındaki anlaşmazlık başlangıçta yargı sistemi içinde başladı, başkanlık seçimleriyle devam etti ve yargısal sorumluluk haline dönüştü. Yoon, 2019 yılında iktidardaki Demokrat Parti'ye yönelik soruşturmalar başlattı ve Lee de bu soruşturmanın hedefi haline geldi. 2022 başkanlık seçimlerinde Yoon dar bir farkla kazandı. 2023 yılında Lee ise çeşitli suçlamalarla yargılandı ve tutuklandı, bu durum destekçileri tarafından siyasi bir intikam olarak görülerek protestolara neden oldu.

Lee, sıradan bir geçmişe sahip olması ve açık iletişim tarzıyla destek kazandı ve 2027 başkanlık seçimlerinde önde gelen bir aday olarak görülüyor. Hukuki sorunlarla karşı karşıya olmasına rağmen, ABD'deki Trump fenomenine benzer şekilde önemli bir halk desteği almaya devam ediyor. Yoon'un onaylama oranı %17'ye düşerken, Lee "siyasi zulüm" hikayeleriyle daha fazla sempati topluyor. Güney Kore toplumu bu siyasi anlaşmazlık nedeniyle daha da bölünmüş durumda, bu durum ülkenin siyasi nezaketini ve sosyal istikrarını sınayacak bir hal almıştır.